İNOVASYON

İNOVASYON

               Günümüzde bir inivasyon furyası aldı yürümektedir. Literatür olarak gerekli ve doğru bir kavram olmasına ragmen daha yüzeysel ele alınması pek doğru olmuyor . Bu nedenle tüm iş hayatını sadece inovasyona bağlamak doğru olmayacaktır. En az inovasyon kadar önemli olan hatta; inovasyondan daha önemli olan iki temel nokta daha olduğunu düşünüyorum.

1.      FİZİBİTE DEĞERLENDİRMESİ,

2.      FAALİYET GELİŞTİRME,

bu iki strateji inovasyon gereksinimini bir üçüncü plana itmektedir. Firmasal ve kurumsal oluşumların temelinde öncelikli olarak bir faaliyet planlanması ve bunun müşteri ile buluşturulması yatmaktadır.

           Öncelik bir istihdam ortamı olmakla birlikte faaliyetin akademik ve teorik ekip ve ekipmanları oluşturulur. Aslında inivasyon tamda bu oluşumdan sonra başlamaktadır. Kuruluş aşamasında teknolojik yeterlilik genelde yatırımsal olarak planlama ve fizibilite yapan firmaların öneem verdiği öenmli bir unsurdur. Bu tabiki demirbaş kavramı anlamındada kendini kelime olarak da önemli bir hale getirmektedir.

            Gelelim faaliyet kısmına faaliyetin ne olduğu noktasında alınan karar doğrultusunda ki öncelik ise pazar araştırması olamaktadır. Pazar araştırması ne kadar gerçekçi ve doğru kaynaklardan olursa reklam ve tanıtım işlerininiz o kadar etkili ve isabetli olur. Bu da sizin yatırımlarınızın karşılığını en kısa zamanda almanıza fayda sağlar.

           Bu durum noktasında genel yapı olarak zaman verilemez ama sizi ne kadar doğru adımlarla ve nekadar etkili ilerlediğinize bağlı değişiklik göstermektedir. Tabi diğer faktörler de vardır örneğin bir üertim firması olmak gibi.

          Bu durumuda tamamlayabildi isek gelelim geliştirme faaliyetlerini hep aynı reklam hep aynı klişe sloganlar cezbedici ve cazibe kazandırıcı daha doğrusu aynılığın ötesine çıkacak bir bir durumunuz yoksa gelişmemektesinizdir.

         İşte bu başladığınız adımdan bir ötesine geçmek sizin gelişiminize ve bu gelişimi inovasyon ile birlieştirme yeteneğiniz hız kazandırır. Burda yine önemli bir nokta ise tecrübeleriniz ve inovasyon etkileride oldukça hız ve kalite katmakta olacaktır. Bunları doğru kullanabiliyo iseniz ve bu durumu sitikrarlı ve düzenli yürütebiliyo iseniz piyasa etkilerini en hafif şekilde atlatan ekonomi etkilerini tolere edebilen sağlam ve güvenli ayrıca pazar ortamında güven verebilen bir firmasınızdır.

          ve İNANIN BÖYLE BİR FİRMANIN REKABET GÜCÜ OLDUKÇA İYİ ve ETKİLİDİR!

E-TİCARETTE AVM'LEŞMEK

    Bir çok e-ticaret işi yapmak isteyen firma AVM modülündeki firmalarla çalışmak istiyor. Kolaycı bir toplum olduğumuz dan galiba hazır şeyler çok ilgimizi çekiyor ama işin aslına baktığınızda durum pek göründüğü gibi değil;

    Yaptığınız çalışmalar genel olarak başka bir sistemde kalıyor, ayrıca ürününüz belli bir arama kriteri içermektedir. Bu tamamen size özel bir durumdur ve siz bu avantajınızı ellerinizle başka bir firmaya teslim ediyorsunuz;

       Tabi bu durum sadece sizin elinizde değil bu durumu tetikleyen sitemlerde var mesela bunların başında bankalar ve kargo şirketleri gelmekte, tabi yazılım camiasını da unutmamak lazım fütursuzca iş isteği işin detayları veya algoritması hakkında bir fikri bile olmayan bir kaç yazılımcı yaptık oldu sistemiyle insanları mağdur edebiliyor.

        İş böyle gelişince tabi ki insanlarda daha kolay olan yöntemleri tercih edebiliyor. Bu bir seçenek olmaktan çıkıp katlanılmak gereken bir durum haline gelince AVM'leşmeyi tetikliyor.

        Konumuza tekrar dönecek olursak; bu durum sadece bu sebeplerden oluşuyor gibi gözükse bile daha farklı faktörlerde gelişmektedir tabi kide, başka bir öncelik ise sanal alışveriş güvencesi  şuana kadar herhangi bir ticari ahlaka bile sahip olmayan ve her sektörde bir furya oluşturan insanlar ki ülkemizde bunu organize olarak yapabilen insanlar olduğunu düşünüyorum: yine bu hizmetin yaralanmasında oldukça etkili olmaktadırlar.

        Tabi bu durumlara maruz kalan mağdur gruplar daha seçi olmak zorunda kaldı. Ciddi bir kontrol mekanizması olmayan ülkemizde bu iş haddinden fazla suistimal edildi. Teşhir edilen ürünle alakası olmayan teslimatlar, ciddiye alınmayan iade talepleri, muhatap bulunmayan sözüm ona e-ticaret siteleri vesaire vesaire...

        Sonuç olarak tablo şu bu ülke esnaflık zamanında halkı nası AVMlere itmişse (bazı esnaf ve sanaatkarlarımızı tenzih ederek) bu gün e-ticaret denilen aslında oldukça etkili ve doğru bir ticari strateji olan sistem daha güvenli ve sistemli olan e-avmlere yöneltmiştir. Yaşan sıkıntıların toplum içerisinde yayılması ve çözümlenememesi yönelimi hızlandırmıştır ve hatta hızlandırmaktadır. Bu gibi durumlara maruz kalmak istemeyen toplum fertleri hem satıcısı hem alıcısı bu koşulsuz yönlendirilmeden etkilenmiştir.

          Her nedense başka toplumlar ve ülkelerde toplum menfaatine olan her şey  ülkemizde toplum zararına ve hezeyana sebep olmaktadır. Bu durumlardan sıyrılıp her üretici ve satıcının kendi e-ticaret sistemlerini kendilerinin oluşturması ve sanal alem için oldukça önemli olan yıllanmak ve kalıcı olmak gibi pek bilinmeyen yönlerini göz ardı etmemek gerekir. İstikrarlı her çalışma ister sana ister normal bir faaliyet olsun yıllanmak ve tecrübe kazanmak zorundadır. İnovasyon tecrübe ile harmanlandığı zaman  gelişir ve güçlenir.

    

ÜLKEMİZ GENELİNDE E-TİCARET VE ONLİNE SATIŞ GEREKSİNİMLERİ

ÜLKEMİZ GENELİNDE E-TİCARET VE ONLİNE SATIŞ GEREKSİNİMLERİ

E-ticaret ve online satış hakkında hemen hemen herkesin bilgisi olduğu şüphesiz. İhtiyaç unsurları ve ve pratik alışveriş yapmak anlamında çok büyük derece kolaylık sağladığı da yine tercih edilmesi istatistik değerleri ile ortadır. Peki bu durum bütün e-ticaret sistemleri için geçerli mi diye sormak lazım;

Asıl konumuz burada başlamaktadır. Sorumuza cevap verecek olursak; "hayır" nedenine gelecek olursak; ülkemiz genelinde resmi kayıtlara göre 22.000 (yirmiikibin) adet online satış yapması planlanan ve online satış yapan sistemler bulunmaktadır.

Bu online satış yapan e-ticaret siteleri çoğunlukla yanı faaliyet ve hizmet alanlarında hizmet vermekte hatta bazıları aynı şirketlere ait farklı online satış siteleridir. Peki bu doğru bir yol mudur? Evet doğrudur;

Çünkü belli bir konsepte sahip değilseniz genel bir konumda yer alırsınız ve genel bir konumda yer almak size çok fazla dezavantaj getirmektedir;

1. Bunlardan en önemlisi bu sektörde uzun bir geçmişi olan bir site otomatikmen sizden fazla tercih edilir,
2. Reklam çalışması olan ve yine reklam çalışması anlamında uzun bir geçmişi olan bir e-ticaret sitesi; reklam çalışması yüzünden tercih edilmek zorunda kalınacaktır.
3. Hiç bir zaman belli bir kategoride olamadığınız ve ziyaret hitleriniz düştüğünde arama motorları mümkün oldukça sizi önermeyecektir.

Bu dezavantajlar uzayıp gidecektir ama bu üç unsur kadar satışlarınızı etkilemez. Bu gibi nedenlerden dolayı bütün planlarınız suya düşebilir. Bu noktaya dikkat edilmelidir.

Belli bir hizmete dayalı yola çıkmanız her zaman için yukarıda olan genel rakamın içerinde bölünmesiyle azalacak ve sizinde bu üç dezavantajın birini yada üçüne avantaja çevirmenize yarayacaktır. 

Bu konsept olayını çözmekle henüz işimiz bitmiş değildir. Tasarım, yazılım ve kullanım hiyerarşisi ve yine sonraki öncelikler olan site içi arama kategorilendirme ürün detayları  kanuni ve sektörel sorumluluklar geçiştirilmeyecek kadar önemli diğer detaylardır.

Sonraki ve yine önemli bir konu ise kullanıcıların gözünden sistem ve ihtiyaç duyulan ekstra detaylarda hem inovasyon  hemde gelişim için en önemli detaylardır.

Lafı çok uzatmadan göstermelik değilde olması gerektiği gibi bir e-ticaret sistemi ile yapılması dönüş sağlanması ve geliştirilmesi için bir sonraki safhaya geçmek için önemlidir. Bu önem sizin değilde sizi tercih etmek isteyenler için önemlidir. Tabi birde reklam; REKLAM' ı da bir sonraki yazımızda anlatalım keyifli satışlar.

                                                                                                                              Nurullah YILDIRIM

ÇALIŞMAK MI? BAŞARMAK MI?

ÇALIŞMAK MI? BAŞARMAK MI?
Kavramsal olarak aynı gibi görünse de aslına bakarsanız arasında çok büyük fark oluşmaktadır. Başarı bazen çok çalışmak, bazen doğru çalışmak, bazende çalışmalar üzerine doğru analizler yapmaktan geçiyor çoğu kez, bu durumda çalışmak başarının ilk adımı olmalıdır. Bu iki kavram genel yapı itibariyle gerek akademik gerekse alaylı personel grubu tarafından aynı görülmektedir.
Bir çok yöneticimiz bu durumdan şikayetçidir ama bu karmaşayı çözmek için uğraşmamaktadır.
Özetle bu karmaşaya bir açıklık getirmeden durumun düzelmesi beklenemez.